Yanlış veya Yanıltıcı Beyan ve Hareketlerle Haksız Rekabet

Serbest piyasa ekonomilerinde kisiler, kendilerine anayasa ve kanunlarla bir temel hak olarak taninan rekabet hakki sayesinde, toplumsal yasamda kendilerini iktisadi olarak gelistirmek için çabalamakta serbesttir. Ancak her hakkin bir siniri oldugu gibi, rekabet hakkinin da sinirlari vardir. Bu çerçevede iktisadi rekabet hakkinin dürüstlük ve güven (objektif iyiniyet) kurallarina aykiri biçimde kullanilmasi, haksiz rekabet müessesesini gündeme getirecektir. Özellikle emek prensibine (herkesin kendi çalismasi ile ekonomik hayatta ilerlemesi prensibine) aykirilik teskil edecek bazi hareket ve eylemlere basvurmak, çogunlukla haksiz rekabete sebebiyet verecektir. Haksiz rekabetin önlenmesinde, rakip isletmelerin devaminin saglanmasi, tüketicilerin menfaatlerinin korunmasi ve mesleki çikarlarin gözetilmesi gibi hususlar düsünülebilir. Ancak bütün bunlarin ötesinde haksiz rekabet, rekabete dayali genel ekonomik düzenin (ekonomik düzenin islerliginin) korunmasi bakimindan büyük önem tasimaktadir. Bu yönüyle haksiz rekabete iliskin kurallar, kamu düzeni ve kamu yarari kavramlariyla yakindan ilgilidir. Bu önemi dolayisiyla haksiz rekabet olusturan fiiller, basta anayasa ve uluslar arasi antlasmalar olmak üzere, Türk Ticaret Kanununda, Borçlar Kanununda ve bazi özel nitelikli kanuni düzenlemelerde dogrudan veya dolayli olarak yasaklanmistir. Nitekim yeni çikarilan ancak yürürlügü 01/07/2012 tarihine kadar ertelenen 6102 sayili yeni Türk Ticaret Kanunu ve 6098 sayili yeni Türk Borçlar Kanununda haksiz rekabet müessesesi önemini korumaktadir. Haksiz rekabetten söz edebilmek için, iktisadi rekabet hakkinin dürüstlük ve güven kurallarina aykiri olarak kullanilmasi yeterlidir. Bunun disinda herhangi bir zarar veya kusur unsuru gerekmez. Ayrica taraflar arasinda bir rekabet iliskisinin varligi da aranmaz. Öte yandan haksiz rekabet, yöneldigi alan ve dogurdugu hukuki sonuçlar itibariyla ekonomik kisilik haklarinin ihlali anlamini tasimaktadir. Bu nedenle haksiz rekabet olusturan fiillerin hukuki niteligi konusunda, haksiz fiil yerine, kisilik haklarina saldiridan söz etmek daha dogru olacaktir. Haksiz rekabet olusturan fiilleri tek tek önceden belirleyebilmek mümkün degildir. Bununla birlikte uygulamada haksiz rekabet olusturan fiillerin çogunlukla -yanlis veya yaniltici beyan ve hareketler- vasitasiyla islendigi görülmektedir. Baska bir ifadeyle haksiz rekabet genellikle baskasinin aldatilmasina yönelik olarak ortaya çikmaktadir. Bu yanlis veya yaniltici beyan ve hareketler arasinda, özellikle aldatici reklamlar ile iltibas (karisiklik) olusturan hareketler önemli bir yer tutmaktadir. Nitekim özel nitelikli bazi kanuni düzenlemelere konu olan birtakim alanlarda da (fikri haklar, tüketici hukuku, marka, patent, endüstriyel tasarim, cografi isaret, sermaye piyasasi) aldatici reklam ve iltibasin önlenmesine yönelik çesitli hükümler getirilmistir. Iste bu çalismanin konusunu, hem Türk Ticaret Kanununda hem de özel nitelikli yasal düzenlemelerde yasaklanan haksiz rekabet hallerinden, -yanlis veya yaniltici nitelikte olanlar- olusturmaktadir.

Ürün Adı: Yanlış veya Yanıltıcı Beyan ve Hareketlerle Haksız Rekabet
Ürün Kodu: 9786055412708
Yazar: Ahmet Tamer
Basım Yılı: 2011
Kapak Türü: Ciltli
Sayfa Sayısı: 344
Kağıt Cinsi: 1. Hm. Kağıt
Çevirmen: