Tunceli Kanunu (1935) ve Dersim Jenosidi
Tunceli Kanunu (1935) ve Dersim Jenosidi
- Ürün Kodu: 9786058693395
- Yayınevi/Marka: İsmail Beşikçi Vakfı Yayınları
- Stok Durumu: Stokta yok
FİYAT
17,13TL
Vergiler Hariç: 17,13TL
Dersim Jenosidi, devletin inkara gücünün yetmedigi kadar açik olan bir icraatidir. Bunun en bariz kaniti bir bölgeye özgü çikardiklari ve "Tunceli kanunu" diye tanimladiklari belgelerdir. Zira buraya özgü çikarilan kanun, diger katliamlarin "Jenosid olmadigi" anlamina gelmez.
Kürdistan'da diger tüm direnis alanlarini dagittiktan sonra, kendilerinin tanimladiklari "Dersimçibani söküp atmak" için kanunlar hazirladilar. Özel vali ve müfettislik tayin ettiler. Kara ve hava harekati planladilar. Mecburu iskan, kiz çocuklarini zorla ailelerinden alarak hizmetçi yaptilar yada zorla evlendirdiler. Türk yetistirme yurtlarina yerlestirerek kendilerini, kültürlerini yasamalarina engel oldular. Kendilerine yabancilastirmak ve Türklüge özendirmek için program hazirlayip uyguladilar. Dersim'in 130 bin olan nufusu 50 bine düsürüldü. Bu nufusun 50-60 bini toplu katledildi, telef edildi. 20-30 bin insan sürgüne gönderildi. Tüm plan ve yasananlara ragmen, olgunun, zamaninda bilimin kavramlariyla tartisilmamasi düsündürücüdür.
Ismail Besikci'nin bu incelemeyi, 1977 yilinda hazirlamis olmasi, ilk kez "Dersim jenosidi" kavrami ile tanimlamasi dikkate degerdir.
"Jenosid/soykirim" kavraminin 1990'lardan sonra, Kürd ve Türk çevrelerinde tartismaya geç dönemde baslamasi, tüm sorunlari ele almada geciktigimizi ve devletin resmi ideolojisinin bu boslugu ve gecikmisligiçok muazzam lehine kullanarak bilgi kirliligi ve yanilsamalar yarattigi, magdurlari bile kendi "portresi" haline getirip, politikasina araç ettigini gözlemlemekteyiz.
"Tunceli kanunu (1935)" ve uygulamasi, Türk sömürgeciliginin boyutlarini, cüretini, Kürd ulusuna meydan okumasini göstermesi bakimindanda son derece önemli bir olgudur. Öte yandan, "Tunceli kanunu" ve uygulamalarinin, insanlar tarafindan nasil algilandiginin ve kavranildiginin arastirilmasi da önemlidir. Bu konudaki inceleme, Türk üniversitesinin, Türk profesörlerinin, Türk yazarlarinin, kisaca Türk düsüncesinin bilimsizligini, olgulardan kopuklugunu, bilimsel düsünce sürecinedarbeler vurmada ne kadar ileri gittigini, isiksizligini, resmi ideoloji karsisindaki dalkavuklugunu göstermesi bakimindan ayrica önemlidir.
Arastirmada, kanunla ilgili meclis görüsmeleri, kanunun gerekçesi verildikten sonra, bu olguya iliskin olarak, Türk üniversitesinin, profesörlerinin, düsünürlerinin ve yazarlarinin Türk solunun görüsleri, olguyu nasil algiladiklari ve kavradiklari ele alinip elestirilmistir.
Bu arada, göç ile gelen (alaktonlar), yerel (otokton) halklari yok etmeye koyuldugu 'Jenosid Havzasi' olan Yakin Dogu cografyasi, Kürdistan'daki, özel olarak da Dersim'deki jenosid uygulamalari, çesitli kaynaklardan yararlanilarak sergilemeye çalisilmistir.
Kritik edilmesi dilegiyle!
Ismail Besikçi'ye saygi, okura dostlukla...
Ürün Adı: Tunceli Kanunu (1935) ve Dersim Jenosidi
Ürün Kodu: 9786058693395
Yazar:
Basım Yılı:
Kapak Türü: Karton Kapak
Sayfa Sayısı: 264
Kağıt Cinsi: 2. Hamur
Çevirmen:
Kürdistan'da diger tüm direnis alanlarini dagittiktan sonra, kendilerinin tanimladiklari "Dersimçibani söküp atmak" için kanunlar hazirladilar. Özel vali ve müfettislik tayin ettiler. Kara ve hava harekati planladilar. Mecburu iskan, kiz çocuklarini zorla ailelerinden alarak hizmetçi yaptilar yada zorla evlendirdiler. Türk yetistirme yurtlarina yerlestirerek kendilerini, kültürlerini yasamalarina engel oldular. Kendilerine yabancilastirmak ve Türklüge özendirmek için program hazirlayip uyguladilar. Dersim'in 130 bin olan nufusu 50 bine düsürüldü. Bu nufusun 50-60 bini toplu katledildi, telef edildi. 20-30 bin insan sürgüne gönderildi. Tüm plan ve yasananlara ragmen, olgunun, zamaninda bilimin kavramlariyla tartisilmamasi düsündürücüdür.
Ismail Besikci'nin bu incelemeyi, 1977 yilinda hazirlamis olmasi, ilk kez "Dersim jenosidi" kavrami ile tanimlamasi dikkate degerdir.
"Jenosid/soykirim" kavraminin 1990'lardan sonra, Kürd ve Türk çevrelerinde tartismaya geç dönemde baslamasi, tüm sorunlari ele almada geciktigimizi ve devletin resmi ideolojisinin bu boslugu ve gecikmisligiçok muazzam lehine kullanarak bilgi kirliligi ve yanilsamalar yarattigi, magdurlari bile kendi "portresi" haline getirip, politikasina araç ettigini gözlemlemekteyiz.
"Tunceli kanunu (1935)" ve uygulamasi, Türk sömürgeciliginin boyutlarini, cüretini, Kürd ulusuna meydan okumasini göstermesi bakimindanda son derece önemli bir olgudur. Öte yandan, "Tunceli kanunu" ve uygulamalarinin, insanlar tarafindan nasil algilandiginin ve kavranildiginin arastirilmasi da önemlidir. Bu konudaki inceleme, Türk üniversitesinin, Türk profesörlerinin, Türk yazarlarinin, kisaca Türk düsüncesinin bilimsizligini, olgulardan kopuklugunu, bilimsel düsünce sürecinedarbeler vurmada ne kadar ileri gittigini, isiksizligini, resmi ideoloji karsisindaki dalkavuklugunu göstermesi bakimindan ayrica önemlidir.
Arastirmada, kanunla ilgili meclis görüsmeleri, kanunun gerekçesi verildikten sonra, bu olguya iliskin olarak, Türk üniversitesinin, profesörlerinin, düsünürlerinin ve yazarlarinin Türk solunun görüsleri, olguyu nasil algiladiklari ve kavradiklari ele alinip elestirilmistir.
Bu arada, göç ile gelen (alaktonlar), yerel (otokton) halklari yok etmeye koyuldugu 'Jenosid Havzasi' olan Yakin Dogu cografyasi, Kürdistan'daki, özel olarak da Dersim'deki jenosid uygulamalari, çesitli kaynaklardan yararlanilarak sergilemeye çalisilmistir.
Kritik edilmesi dilegiyle!
Ismail Besikçi'ye saygi, okura dostlukla...
Ürün Adı: Tunceli Kanunu (1935) ve Dersim Jenosidi
Ürün Kodu: 9786058693395
Yazar:
Basım Yılı:
Kapak Türü: Karton Kapak
Sayfa Sayısı: 264
Kağıt Cinsi: 2. Hamur
Çevirmen: