Öcalan'ın Moskova Günleri Gülnar ve Öcalan

Ihtiyar Semyon Leonîdovîçe, "Bizim renklerimizi anilarimiz belirlemiyor mu?" diye sormustu. Ihtiyar ne demisti?: "Benim gibi son tangosunu oynayanlar geçmise dönük düsünür, inanir ve yasarlar." Gülnar da bir defasinda söyle konusmustu: "Kürtler yasli bir halk; kafalari geçmisle dolu. Geçmise dönük yasiyor Kürtler." Acaba geçmise bu denli takili kalmalari, gelecege enerjilerini akitmayi engelledigi için mi bu denli geri kalislari? diye düsünmek yerinde degil mi? 1950’lerde Kürt Önder Mola Mustafa Barzani’ye yardimci olup koruyan ve kiz kardesi Larisa’nin bir pesmerge ile evlenip kaybolmasindan sonra, onu arayan Semyon Leonidoviç’in, kor yüregi Gülnar’la Öcalan arasinda gelip giden Murat’la yarim asir ara ile, 1990 sonlarinda bu sefer Öcalan’i koruma duygusu ile yaptigi tartismalar, süreçlere dair yürüttügü siyasi mukayeseler; tarihin bir cilvesi olarak mi degerlendirilmeli?Kürtlerle yollari kesisenler; aci ve ayriligin zehrini 20. yüzyil öncesinde ve boyunca neden hep tatmak durumunda birakildi? Kürtler ve dünya insanligi açisindan 21. yüzyil ve sonrasi; 18., 19., 20. yüzyillara benzesmek zorunda mi? Insanlik onuru ve etik degerleri koruma savasimi, Kürtler söz konusu olunca çogunlukla görmezlikten gelindi. 35-40 milyonluk bir halk olan Kürtlerin varlik ve yönetsel sorunu neden derin devletlerin ve derin kadrolarinin elinde kriminal bir problem olmaktan çikarilamadi?!Bu makus talihimizde; devletlerin çikar -evet sadece çikar- hesaplarinin yani sira, biz Kürtlerin de sik sik yanlis siyasi hesap-kitap yapmamizin hiç mi payi yok? Öcalan’in Türkiye’ye getirilip Imrali Adasi’na kapatilmasi; sadece "Uluslararasi Komplo", "Parti kadrolarinin ‘yetersiz yoldasligi" ve "objektif-sübjektif ajan" tanimlamalari ile izah edilebilinir mi? Elinizdeki "Öcalan’in Moskova Günleri/Gülnar ve Öcalan" kitabi pek çok açidan ve özelikle eskiyi irdelemedeki klasik yaklasimlari asmak, hatalardan arinmak için tarih felsefesi, çalisma ve düsünme metodunu yeniden degerlendirme ya da "Ezberi bozmak ve bilimsel düsünmek" açisindan ele alinirsa yanlis mi olur?! Acaba her "yeni" ve "modern" diye sunulan; ne kadar "yeni" ve "modern"? Acaba her "klasik" olarak kabul edilen seyin, pesinen "yanlis" oldugu varsayimi ya da önyargisi ne kadar dogru?! Özellikle sosyal ve siyasal sorunlarda "bilimsel düsünmek ve çözümlemek" ve de gelecege dönük projeleri netlestirmek için, kuskulu "kesin dogru"dan ziyade, basarisi muhtemel bunaltici "bilimsel kuskuculuk"u zorlamak, tüm zorluklarina ragmen neden yöntem tercihimiz olmasin ki?Elinizdeki kitap; sadece birinin ya da birilerinin anilarini tazelemek bakimindan degil, yukarida belirtildigi üzere pek çok konu ve açidan kafanizda sorular çogaltacak, cevaplar bulmaniza yardimci olacak ve yeni sorular olusturarak; arastirma, derinlesme ve yeniden düsünme yogunluguna zorlayacaktir.

Ürün Adı: Öcalan'ın Moskova Günleri Gülnar ve Öcalan
Ürün Kodu: 9789759010232
Yazar: Hejare Şamil
Basım Yılı: 2005
Kapak Türü: Karton Kapak
Sayfa Sayısı: 208
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Çevirmen: