Küçük yaşta, babasının maçlarını izlerken futbol dünyasının büyüsüne kapıldı. Yeşil sahaların gizemini file örgülerinin ardında keşfeden José Mourinho, profesyonel futbolculuk kariyerine orta saha oyuncusu olarak başladı. Ancak onun asıl yeteneği, sahada var olmanın farklı bir yolunu bulunca ortaya çıkacaktı.
Bobby Robson’ın tercümanlığını yaparken skora yön veren zekâsı, Mourinho’yu yardımcı antrenörlüğe taşıdı. Barcelona’da geliştirdiği üstün taktik bilgisi, kendi yolunu çizmesi için ona zemin hazırladı. Porto’ya Şampiyonlar Ligi kupasını kazandırdığında sahadaki tek lider oydu.
Avrupa’nın en prestijli futbol kulüplerinde 26 kupa kazanarak tarih yazan Mourinho, liderlik vasfı ve sarsılmaz duruşuyla futbol dünyasının zirvesine yerleşti. Şimdiyse sırada, Fenerbahçe’de aynı başarıları tekrarlamak ve yeni zaferler kazanmak var.
