Masal canavarlarinin ürkünç sivri dislerini çagristiran sarkit ve dikitleriyle, püskürttügü sicak, pis kokulu buharla ve nice gizler barindiran karanligiyla sonsuzluga uzayip giden magaranin önüne geldiler. Magaraya ilk adim atan Cem oldu. ‘Içeride bizleri nelerin bekledigini birazdan ögrenecegiz.’ diyerek fenerini yakti. Ötekiler de onu izlediler. Ellerinde fenerleri, sirtlarinda çantalari ve yürek-lerinde korkulariyla ürkütücü bir serüvene girmenin çekiciligi yaninda, tedirginligini de yasiyorlardi.” “Çilgin Serüvenciler bu yaz da Dostluk Sitesi’nde bir araya gelmisler ve yine kendilerini tehlikelerle dolu bir serüvenin ortasina atmislardi. Üstelik, ne kimse nerede olduklarini biliyordu; ne de onlar ölüme meydan okuduklarini...
